Carpe Diem - Aşkım Kapışmak


1. Hayatın içine akacaksın ki, seni tanısın her şey.

2. Düşüncelerini geçmişten, gelecekten getireceksin

Ama sadece an’da üzülecek, an’da sevineceksin

3. Bizler büyürken kendimizle ilgili bir imaj yaratırız. Hem ailemiz hem kültürümüz, kendimizle ilgili bir algı üretmemizi sağlar. Buna hayalet benlik denir. Hayalet benlik durmadan düşünür ve çoğu zaman düşündüklerini gerçek zanneder. Bu hayalet benlik aynı zamanda egodur da.

4.  Ego için şimdiki zaman yoktur, önemli de değildir. Geçmişten, gelecekten beslenir. İnsan kendi egosunun şimdiki zamanla ilgilendiğini düşünür ama ego geçmişte ürettiği ve kemikleştirdiği hayalet benlik algısıyla bakar.

5. Kendimizi kandırmadan ödeyeceğimiz bedeli bilmeliyiz. İlk önce zihnimizin güçlü olması, savaşçı olması şart, çünkü zihin şimdiki zamanı reddeder.

6. Acı bedeni güçlü kılan iki şey vardır: Geçmiş ve gelecek zaman. Ama şimdiki zamanın gücünü, yoğunluğunu oraya koyduğunuzda acı bedenle olan bağınız zayıflayacak.

7. Unutmayalım, bir insana vaatlerde bulunup konuyu takip etmezseniz, dost yerine düşman kazanırsınız.

8. İnsanlar sizin bir planınız olduğuna, nereye gittiğinizi bildiğinize inanırlarsa, içgüdüsel olarak sizi takip ederler. İşte, liderliğin gizli silahı.

9. Baştan çıkanların taktiği: Önce sizdeki boşlukları fark ettirip, onları doldurabileceklerini hissettirirler.

10. Her insan bütünlük duygusundan yoksun olduğu, benliğinin derinliklerinde kayıp hissi taşıdığı için, baştan çıkarılmaya yatkındır.

 



 

11. En çok istediğiniz şey ne ise, en büyük problemleriniz de oradadır.

12. Dostken özelinizi ne kadar sakladıysanız, düşman olunca da dilinizi tutmayı bileceksiniz.

13. Sadakat ile ihanet arasındaki tek ortak nokta, aynı kişiye yapılmasıdır.

14. Kimseyi mutlu edemezsiniz. Siz sadece elinizden geleni yapabilirsiniz, karşınızdaki mutlu olmak istiyorsa olur. Beklentiye girmeyin.

15. Yalnızlık ile tek başınalık aynı şey değildir. Birinde gerçekten kimse yoktur, diğerindeyse kendinle kalmak istediğin için kimseyi istemezsin.

16. An’da olmak demek, geçmişten ve gelecekten sıyrılmak demektir. İyi veya kötü hiç fark etmez. An saniyelik bir şeydir. “ Şu an” dediğimiz an bile geçmişe gidiyor.

17. An’da yaşarken ne geçmiş ne de gelecek vardır. Geleceğe gitmek hayal etmek, geçmişe gitmek düşünmek ve hatırlamaktır.

18. O kadar çok kabul etmemiz gereken şey var ki, neyi reddediyorsak onunla sürekli yüzleşeceğiz. Hayat o konularda kabul sağlaması bekliyor. Sana yapılan her şeyi, başına gelen olayları karşılamayı bileceksin ki, kontrol altına alabilesin.

19. Yetişeceğiniz yer her neresi olursa olsun. O an “ ŞİMDİ, BURDA, H EM EN ” üçlüsünü hatırlayın ve an’ı yaşamanın keyfini çıkarın.

20. An’da olmayan insanların duyu organları çalışmaz. Duyu organları iç algıdadır. An’dan uzaklaştıkça tüm o güzel sesleri, kokuları, tatları hissedemeyiz. Duyu organları pasifleşir. Oysaki bizler iletişimi duyu organlarımızla yaparız.

 



 

21. Tehlikedeyken, korktuğumuzda an’da olma hali artar, sadece o an’ı yaşarız, farkmdalığımız maksimum boyuta çıkar.

22. An’da olan insanların kendilerinden beklentisi daha yüksek olur. Yaşamaya değer tek şey “ an” dadır. Yaşadığımızı fark ettirir.

23. Bakmak, bir fotoğrafa bakmak gibi gözünün önündeki somut bir şeydir. Görmek hissetmek demektir.

24. Elinden gelenin en iyisini yapsan da, bazen yanındakiler yüzünden olmuyordur ya da doğru zaman değildir. Fark etmen lazım.

25. Birine olan aşırı düşkünlüğünüz ona çok değer verdiğiniz anlamına gelmez. Kişi bu durumda, kendi beklentilerine daha çok değer veriyordur.

26. Hayatta hiçbir canlı/cansız şey kötü değildir. Her şeyi kötü yapan da iyi yapan da insanın içinde taşıdığı niyettir. Birine bıçak verirsin ekmek keser, öteki gider adam öldürür.

27. Bazı kötü yetişmiş dediğimiz gençlerin çoğunun nedeni anne ve babasıdır. Ebeveyn geçmişte yapamadıklarını, isyanlarını, kıskançlıklarını, öfkelerini, çıkmazlarını, eksikliklerini çocuklarına yansıtarak onları büyütürler.

28. Yaşanılan her olayın farkına varılmalı. Kötü şeyleri kabullenmek, etkisinden daha çabuk kurtulmaya ve o olayı çözmeye yarar.

29. Başına gelen şey kontrol dışındadır. Ruh dünyan ise senin kontrolündedir. Dışarıda lapa lapa kar yağması başına gelen bir olaydır. Oysa ona bakışın başında olandır.

30. Başına gelenleri değil, başında olanları düşün. Olumsuz bakış açısından kurtul ve onu olumluya çevir. Bu da ancak an’ı yaşayarak olur.. An’ı yaşa.

 










Yorumlar

Popüler Yayınlar