İki Dirhem Bir Çekirdek - İskender Pala

 



🌟 Lahanacı bamyacı: Dilimizde, sırf şenlik olsun diye davranan, bir amaca yönelikmiş gibi gayret ettiği hâlde işe yaramayan şeyler yapan kişiler için bu deyim kullanılır.

 

 

🌟 Türkçede "maval okumak" diye de bir deyim vardır:'Asılsız söz söylemek, faydasız konuşmak; aldatmak, kandırmak, hileye sapmak" gibi anlamlar imfade eder.

 

 Maval kelimesinin aslı Arapça "mevval"dir. Mevval, uzun hava biçiminde bir tür ezgi ve teganninin adıdır, Arapların halk türkülerindeki nakaratları oluşturan ve genellikle uzatılarak söylenen anlamsız "yalelli" sözleri göz önünde bulundurulursa, mavalın niçin "faydasız lakırdı" anlamına geldiği anlaşılabilir.

 

 

🌟 Her kafadan bir sesin çıktığı, kalabalık bir mekânda, meclis adabını çiğneyerek, ikişer kişinin birbiriyle lafladığı ve seslerin bir uğultuya dönüştüğü durumlar, tam da muhavere-i Tebabüliye sayılır. 

 

🌟 Yıllar tahsil görmüş, ilim öğrenmiş kişiler hakkında "mürekkep yalamış" denir. Bu deyim bize matbaadan evvelki zamanların el yazması kitapları ve hattatları yahut müstensihlerinden yadigârdır. 

 

🌟 Nimeti külfetinden az veya elde edilen kârın, harcanan emeğe değmeyeceği durumlarda söylenen  bir sözümüz vardır: Pösteki saymak. İmkân harici gibi görünen bir şey için boşa gayret sarf etmenin mantıksızlığını anlatır.

 

 🌟Rahmet okutmak deyimi, aşağı yukarı "Gelen, gideni aratır" atalar sözünün karşılığıdır. Kötülükte sonra gelenin, önce geleni bastırmış olması hâlinde "Rahmet okuttu" deriz.

 

🌟Atalarımızın tanıdığı goygoycular, muharrem ayının ilk günlerinde küme hâlinde, kapı kapı dolaşarak yardım toplayan görme özürlü kişilerdi.

 

🌟Dilimizde Hacı Mandal mührü diye bir deyim vardır genellikle, dediğim olsun da sonu nereye varırsa varsın, makamında kullanılır.

 

 

 

🌟Giyim kuşamına özen göstermiş, şık ve süslü kıyafetleriyle dikkat çeken insanlar hakkında sık sık "iki dirhem bir çekirdek" sözü kullanılır. Bu yakıştırma, ağırlık ölçüsü olarak okkanın kullanıldığı eski devirlerden kalmadır.

 

 

🌟"Eline, beline, diline" düsturu ise hakikat yolcusunun kendine ait olmayan bir şeyi almaması, uygunsuz kelâm söylememesi ve kimsenin namusuna halel getirmemesi demektir.

 

 

🌟Uyuyan birini uyandırmak için onu sarsmak yahut adını ünlemek abestir. Bunun yerine yastığına parmak uçlarıyla vurulup hafif sesle "Agâh ol erenler!" denilir. Uyanan kişinin de yataktan  kalkarken yastığını öpüp yorganıyla görüşmesi (görüşmek, tasavvuf tabiatındandır ve öpmek, yahut öpermiş gibi dudağa değdirmek manalarına gelir) bir edep kaidesidir.

 

🌟Hicrî ayların sırası şöyledir: Muharrem, safer, rebiyülevvel, rabiyülâhir, cemaziyülevvel, cemaziyülâhır, recep, şaban, ramazan, şevval, zilkade, zilhicce.

 

🌟Tarihî manasıyla alkış, "Padişahlar ile vezirler hakkında, halk tarafından hep bir ağızdan söylenen dua sözleri"dir. Eskiden bayram merasimlerinde, cuma selâmlıklarında ve muhtelif kutlamalarda bu tür temenniler sıkça duyulur imiş.

 

🌟Aba da bir kaba da bir giyene (Güzel de bir çirkin de bir sevene): İnandığı şey adına her şeyi hoş gören; ince eleyip sık dokumayan, meşrebince yaşamak için başkalarının ayıplamalarını hiçe sayan.

 

🌟Eski gemiciler, müsait rüzgâr altında zaten rotasına uygun seyretmekte olan bir geminin, dostlar alışverişte görsün diye, idaresini ele almağa yeltenen gösteriş meraklılarına, eyyam reisi derlermiş.

 

🌟Menfaatini düşünen ve güne göre davranan, gününü gün eden oportünist insanlara eyyamcı denir.

 

🌟Eskiler, sabit ve tutarlı bir tavır içinde olmayıp yel nereden eserse oraya göre eğilen kişilere, eyyam reisi derlermiş.

Yorumlar

Popüler Yayınlar