Hayır Diyebilme Sanatı - Müthiş Psikoloji -3-

 


1. Hayırlarınızı, çocuğun yaşı, ihtiyaçları, becerilerine göre seçmelisiniz.


2. Deneyim ve tecrübelerinize göre sizi aşan ve yapamayacağınız bir sorumluluğun size yüklenmesine hayır demelisiniz. Eğer bu sorumluluklar görev tanımınızı da aşıyorsa bunu yöneticinize belirtmeniz gerekir.

3. Yapabileceklerinizin seçimi sizin elinizde. Kimsenin elinize tutuşturduğu seçenekleri yapmak zorunda hissetmeyin. Kendi yapabileceklerinizin farkında olmanız ve bunu aynı zamanda da yönetebilmeniz size mutlu ve başarılı bir hayatın kapılarını açar.

4. Hayır demek reddetmek değil sahiplenmektir. Kendi sınırlarınızı belirlemek ve kendi benliğinizi sahiplenmektir.

5. Yaşamın her alanında, her an herkese yetebilecek kadar kusursuz olmadığınızı kabullenmeniz sizi her evet dediğinizde üzerinize alacağınız yüklerden kurtarır.

6. Aşırı düşünme de kendimize hayır demekte zorlandığımız şeylerden biridir. Yapılan çalışmalara göre gün boyunca zihnimiz ortalama 70.000 düşünce üretir.

7. Kendinize hayır diyemediğiniz şeylerin altında yatan nedenler neler olabilir? Bunlar sizde ne gibi duygulara ya da davranışlara yol açıyor bunları fark edin.

8. Sorunların köklerini bulmak onları çözmek için de adım atabilmenizi sağlar. Farkındalık geliştirmek, iyileştirici bir tavırla sorunların üzerine gitmek size zarar veren yönelimlere de bir anlamda hayır demenize yardımcı olacak büyük bir adımdır.

9. Kendinize dair kontrolünüzü yitirdiğiniz alanları keşfedin.

10. Yetersizlik duygusuna sahip olup olmadığınızı anlamanızın en kolay ve güvenilir yolu seçimlerinizi, onaylarınızı izlemektir kuşkusuz.


11. Hayır demek kendinize karşı olan saygınızı, gücünüzü, varlık ve benlik alanınızı korumaktır. Zamanında söylenmeyen hayırlar büyük zararlara yol açar.

12. Hayatınız da sizin en güzel bahçeniz... Zararlı otları tamamen söküp atabilmek mümkün olmasa da onların size verebileceği hasarı azaltabilmek adına hayır demek ve sınırlarınızı belirlemek sizin elinizde.

13. Yapamayacağınız şeyler konusunda kimse sizi vicdanınızla baş başa kalmaya zorlayamaz.

14. İlişkilerimizde de sahte paralarla alışveriş yapmaya çalışır, karşılığında gerçeklikler satın aldığımızı sanırız. Oysa sahici ilişkilerde gerçek sevgi hiçbir bahaneyle alınıp verilemez.

15. Yüzleşmek istemediğiniz, geriye ittiğiniz, kendinize itiraf edemediğiniz her şey size özgürlük getirecektir. Çünkü ancak zayıflıklarınızla ve zaaflarınızla yüzleşerek büyür ve olgunlaşırsınız. Aksi takdirde yaşadığınız bu kısırdöngüde sadece özneleriniz değişir ama hissettiğiniz mutsuzluk ve hüsran hep yerinde kalır.

16. Aşırı şefkatli ve iyi niyetli davranma çabanızın altında hangi duyguyu barındırdığınızı bulmaya çalışın.

17. Kontrolsüz sevilme arzusu, kaygı, anksiyete, kaybetme korkusu gibi olumsuz; saplantı, bağımlı kişilik gibi psikolojik sorunlara yol açar.

18. Sevilme ihtiyacı karanlık bir kuyudur. Çocuk yaşta açılan ve zamanla giderek derinleşen karanlık bir kuyu...

19. Çocukluğunda yeterince sevgi görmemiş yetişkinler için kendileri dışında herkes hatalıdır, düzeltilmesi gereken hep başkalarıdır, kendileri daima haklıdırlar. Dünyayı suçlayıcı bu tavırlarının temelinde sevilme ve kabul görme ihtiyacı vardır.

20. Ait olma ve sevgi ihtiyacı yeterince karşılanmamış çocuklar yetişkin olduklarında ilişkilerinde sağlıklı duygular geliştiremezler.


21. Bizi yetiştirenlerin halleri, tavırları, yaklaşımları, kullandıkları sözcükleri, davranışları hepsi şüphesiz ki kişiliğimizi etkiler.

22. Bir bitkinin güneşe, suya ve toprağa nasıl ihtiyacı varsa insanın da ruhsal olarak sevilmeye, kabul görmeye, beğenilmeye ihtiyacı var.

23. Özgür bir yaşamın zenginliklerini keşfetmenin mucizesine tanıklık etmek istiyorsanız hayat yolunu kendi seçimlerinizle yürümeniz gerekir. 

24. Hayat ancak yaşandıkça, tecrübe edildikçe öğrenilir. Kaçarak ve saklanarak değil. 

25. Denemekten de denenmişi masaya yatırıp dersini almaktan da kaçmamak, korkmamak lazım. 

26. Her gün, hatta her an kişiliğimizi yeniden ve yeniden inşa ediyoruz. 

27. Gerçeklik en fazla somut bir korku yaşatırken, kaygılar ihtimallerin endişesiyle insanı yıpratır, köşeye sıkıştırır. 

28. Zor gibi görünen kararlar, bir şekilde verildikten sonra olumlu ya da olumsuz bir sürece de girilse rahatlık hissi verir.

29. Evet derken aslında bir beklenti içindeyizdir. Dışlanmamak, reddedilmek, sevilmemek korkusunun zemininde yattığı bir tür talep edilme ihtiyacıdır duyduğumuz. 

30. Hayır demek, seçim yapabilme gücünüzü elinizde tuttuğunuzu gösterir. Sizi korur. Sağlam bir karakter evetlerden çok hayırlarla inşa edilir. 


31. Kendiniz gibi olmaktan korkmayın. Hepimizin eksikleri, kusurları ve hataları var. Hayat artılarıyla eksileriyle bir bütün halinde yaşandığında büyülüdür. 

32. Özsaygınızı geliştirmek için yapmanız gereken şeylerden biri onay beklentinizden vazgeçmektir. Onay almak adına sürekli bir şeylere evet demeniz kendinize güvenmediğinizin göstergesidir.

33. Eğer özsaygınız düşükse kendinize ve başkalarına dürüst davranamadığınız için hayır demekten kaçınırsınız. Zayıf taraflarınızla yüzleşmekten korktuğunuz için hayır diyemezsiniz.

34.Hayır demek bir özsaygı meselesidir. Özsaygı kendinizi nasıl algıladığınız, kendinize ne kadar saygı duyduğunuz ve ne kadar değer verdiğinizi. 

35. Kendi değerinizi bilmemekten kaynaklanan hayır diyememe dürtüsü başkalarının karşısında sürekli boynunuzu eğmenize, hemen her şeyi alttan almanıza, tavır koyamamanıza, “Ben de varım” diyememenize neden olur. 

36. Kendi değerini bilmek, olduğunuz her halle kendinizi sevebilmektir, kendinizi onaylamak ve kabul etmektir.

37. Mutluluk ve kendi kendimize yetebilme becerisi işte bu kabullenişle başlar. Sizin değerinizi yaratan şey ne başkalarının onayı, ne başkalarının gözünde yarattığınız tatmin duygusu, ne de onları memnun etme becerinizdir. Tüm bunlar birer sonuçtur sadece. Bu sonucu var eden sizsinizdir. Kişiliğinizdir, tavırlarınızdır, davranışlarınızdır. Kendinize biçtiğiniz değerin karşılığını başka yüzlerde aramak samanlıkta iğne aramak kadar beyhudedir, yorucudur, gereksizdir.

38. Kendinizi değersiz hissediyorsanız, mutlulukla negatif bir ilişki kurmuşsunuz demektir. Bu da yine sevilme ihtiyacına benzer şekilde başkalarının onayına ihtiyaç duymanıza ve bu uğurda kendinizden vazgeçip başkasına hizmetkâr olmanıza yol açar. 

39. İnsan hayatta kendine verdiği değer kadar mutludur. 

40. Kendinizden çok başkalarının fikirlerini önemsediğiniz durumlarda hayır diyemez hale gelirsiniz.


41. Kendine saygı duyan birine saygı göstermek daha kolaydır.

42. Beni neye zorladığının farkında mısın? Ne biçin davranıyorsun, kendine gel!” demek yerine “Bana bu şekilde yaklaştığın sürece sana karşılık vermeyeceğim” diyebilirsiniz mesela.

43. “Benimle konuşurken sesinin tonunu ayarla, böyle efeler gibi diklenilmesinden hiç hoşlanmam ona göre...” cümlesi aslında bir hayır cümlesidir.

44. Konuşurken kelimenin içerdiği anlam kadar, ona yüklediğiniz duygulara da dikkat etmek zorundasınız.

45. Hayır diyerek sadece nerede durduğunuzu değil, başkalarının da nerede durması gerektiğini işaretlersiniz. Bunu ifade etmediğinizde kimse ne sizin duruşunuzu kestirebilir ne de kendi duruşlarının mesafesi hakkında fikir sahibi olabilir.

46.  Hayır diyerek herkese yerini ve mesafesini bildirmiş olursunuz ki bu hatırlatma ilişkilerin sağlığı açısından çok kıymetli... 

47. Ötesiyle berisiyle kişiliğiniz bütünüyle size ait bir bahçedir. bu bahçede ne yetiştirdiğiniz, neyi söküp attığınız, neyin yetişmesine kesinlikle izin vermediğiniz tamamen sizinle ilgili. Bahçenizde neyin yaşayacağına ya da yaşamayacağına sadece siz karar verirsiniz.

48. Sınırlarınız sizi siz yapar. Ait olduklarınız ama üzerinizde taşımadıklarınızdır.

49. Duygusal sınırlarınızı korumanız, aslında psikolojik sağlığınızı desteklemeniz, ruhsal yapınızın birtakım insani alışverişlerle ihlal edilmesine izin vermemeniz, huzurlu özgürlüğünüzden yana seçim yapmanızdır.

50. Rahatsızlık hissettiğiniz hiçbir temas, kim tarafından gerçekleştiriliyor olursa olsun, hoş görülmemesi gereken bir ihlaldir.


51. Bedeniniz size ait... Üstelik en özel sınırınız. Dokunulamaz alanınız... Kimse tarafından fütursuzca ihlal edilemez. Benliğinizin en güçlü olduğu yer bedeninizdir. Beden sınırınız ne kadar güçlüyse, o kadar özgür ve özgüvenlisinizdir. 

52. Hayır diyememek öfkeye yol açar. Kendi eliyle kendi varlık ve benlik sınırını ihlal etmiş bir birey, kendine saygısızlık ve haksızlık ettiği için vicdanen rahat değildir ve öfkeyle doludur. Olmak istediği kişi olamamış, olmak istemediği biri gibi davranmak zorunda kalmış, özgüven ve kararlılık gösteremediği için suçluluk ve mahcubiyet hissediyordur. Kendiyle bu denli kavgalıyken, başkasından saygı ve şefkat görmesi mümkün değildir. 

53. İnsanın kendi varlık ve benlik sınırına sahip çıkması, koruması ve saygı duyması kişisel alanına ve yaşamına gösterdiği saygı ve şefkattir. Kendine karşı saygılı ve şefkatli bir birey, başkaları tarafından da olduğu gibi görülür ve kabul edilir. 

Yorumlar

Popüler Yayınlar