LİDERLİK DEHASI VE ALFRED P. SLOAN / ALLYN FREEMAN / KİTAP ALINTILARI -3-
1. Gerber, yerel fırınların çeşitli ekmek ve kekleri
süpermarketlerde ambalaj içinde satışa sundukları gibi, kendi ürünlerini
süpermarket raflarına yerleştiren ilk ABD firmalarından biridir.
2. Gerber, yine bebek işi imajını koruyarak 1960
yılında Almanya’da üretilen ve bütün dünyada satılan plastik bebek ürünleri
markası NUK’un 350 değişik ürününü satmaya başladı. ABD’li tüketiciler
Gerber-NUK markalı şişelere ve diğer bebek aksesuvarlarına sıcak baktılar.
3. 1967 yılında şirket bir yan kuruluş olarak Gerber
Hayat Sigortası şirketini kurdu ve aracısız olarak çocuk ve yetişkin hayat
sigortası satmaya başladı.
4. Bir film şirketi olan MGM bir zamanlar
gökyüzündeki yıldızlar kadar yıldızları olduğunu söylerdi ve 1940’lı, 1950’li
yıllardaki meşhur müzikallerin yapımcısı olarak bilinirdi. Savaş sonrası
dönemde klasik olan Meet Me in St. Louis, Singin’ in the Rain, ve The Band
Wagon müzikallerini yapmıştı. Bütün MGM filmleri tanıdık kükreyen aslan maskotu
Leo ve üstünde Latin özdeyişi “Ars Gratia Artis” (sanat sanat içindir)
yazısıyla başlardı. MGM harfleri ve kükreyen aslan bu film şirketini aynı GE
logosu gibi tanınmış bir Amerikan ikonu haline getirdi.
5. 1969 yılında Las Vegas’taki otellerinden
milyonlar kazanmış olan Kirk Kerkorian MGM stüdyolarını aldı ve Culver City
California’daki gayrimenkullerinin çoğuyla, filmlerden tanınan eşyaları, mesela
The Wizard of Oz (Oz Büyücüsü) filminde Dorothy’nin giydiği terlikleri sattı.
6. Ana işlerinden farklı yardımcı veya bütünleyici
iş yapmak isteyen şirketler için olası tehlikeler vardır. Bu risklerden
bazıları yabancı iş kültürleri, farklı dağıtım sistemleri, yeni ve bilinmedik
bir müşteri zemini, kâr marjları ve yeni bir pazar veya sanayide başarılı olmak
için gereken uygulama bilgisidir.
7. Ana iş dinamiği içinde bütünleyici bir iş
bulmanın zor olmayan bir yöntemi de mevcut müşterilere fikirlerini sormaktır.
Eğer bir firmanın müşterisiyle iyi işleyen, samimi bir ilişkisi varsa, müşteri
bir rakip veya başka bir firma hakkında şikâyetlerini içeren bilgiler
verebilir.
8. Yeni ürünler arayan veya yardımcı bir iş yaratmak
isteyen firmalar için yanıt firmanın içine bakmakla bulunabilir. İyi bir
başlangıç, sunulan ürün veya hizmetlerin envanterine bakılması ve yeni
pazarlara girebilmek için bunların genişletilebilir veya yeniden tasarlanabilir
olup olmadığının tespit edilmesidir. Bazı durumlarda sürpriz veya tersine
düşünme özgün bir görüşü ortaya çıkarabilir.
9. Zaman içinde WEDS hedefe yönelik bir projenin
faydalarını gören başka Avrupa kalkınma ajansları bulmayı başardı. Sonunda
işletme müdürü, bu yardımcı ancak ana iş içinde yer alan iş için son kazançlı
hamleyi yaptı: Avrupa ajanslarının, ABD’ye gelerek işle ilgilenen ve önceden
bilgilendirilmiş Amerikan firmalarıyla görüşmelerini sağlamak için bir randevu
hizmeti sunmaya başladı. Bu randevular programlı ve düzenliydi ve bir WEDS
mensubu Avrupalıların Amerika yolculuklarında onlara rehberlik ediyordu.
10. Bazen yeni bir iş fikri başka bir firmanın
yaptığı yardımcı işi incelemekten daha ötede değildir, bu başka firma bir rakip
de olmayabilir. Bir fikirden kopya çekilmesi ya da onun taklit edilmesi, önemli
bir başlangıç sermayesi yatırmadan başarılı bir konsepti uzaktan incelemenin
avantajını içerir.
11. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra General Electric
Credit şirketi borç para vermeye başladı, ticari kâğıtlarla ve müşteri
kredilendirmesiyle ilgileniyordu. Mali ürünlerin tedarikçisi olduğunu ifade
edebilmek için 1987 yılında adını GE Capital olarak değiştirdi. 2002 yılında
dört ayrı birim olarak yeniden örgütlendi: Ticari Finans, Müşteri Finansı,
Donanım Servisi ve Kapital. 2004 yılında dünya çapında 47 ülkede önemli bir
rakam olan 500 milyar dolar toplamıştı.
12. Sloan için her işin ölçüsü şuydu: “Eğer tatmin
edici kâr yoksa iş bırakılmalıdır.”
13. Şirketlerin ve tarihsel olarak onların kuruluş
biçimlerinin yüzyıllardır ayakta kalan bir modeli izlediklerini hatırlamak
önemlidir. Bu sistemin izleri eski Yunan ve Roma ordularının örgütlenmesinde
veya Katolik Kilisesi gibi devasa bir kurumun personelinin etkin yönetiminde
görülebilir. Statü hiyerarşisi, mutlak iktidarın zirvede, hizmet veya köleliğin
de altta olduğu bilinen bir piramitten meydana gelir.
14. Uygar dünyadaki sosyal yapının başarılı büyük
örgütlenmelerinden biri olan eski Mısır’ın siyasi sistemini incelemek, bugünün
modern şirketinin başlangıç evrelerini gözlemlemek demektir. Mısır komuta
zincirinde firavun en üstte yer alıyordu, büyük güçleri olan birçok seviyeden
rahip ondan sonra gelirdi, bunların altında da yurttaşların güvenli yaşamlarını
kontrol eden sivil memurların oluşturduğu bilgili yönetim kademesi geliyordu ve
en son olarak da sıradan halk ya da işçiler vardı.
15. Geçmişteki veya günümüzdeki bütün örgütlerde
büyük başarılar için iki unsur gereklidir: liderlik ve politika. Bir toplum
veya bir kurum güçlü bir lidere sahip olabilir; ama eğer bununla uyum içinde
işleyen bir sistem yoksa liderin değeri en aza iner. Benzer şekilde akıllı bir
liderin vizyonu ve bilge rehberliği olmadan bir sistem maksimum potansiyeline
asla ulaşamaz.
16. 1920’den önceki yıl, GM satışları bütün
zamanların en yüksek rakamına ulaşmıştı: 393.075 araca. Sonra 1921 yılında
savaş patlayıp araç talebi azalınca satışlar birden 214.799 araca düştü,
178.275 araçlık ya da yüzde 46 oranında bir düşüş söz konusuydu. Net satış
gelirleri de aynı şekilde 262.833 milyon dolara inmişti, bu yine yüzde 46
oranında bir düşüşe tekabül ediyordu.
17. Bir denetim politikası yerleştirilmeden önce,
bölümler kendi nakitlerini topluyorlar ve bu paraları bölüm hesaplarına
yatırıyorlardı. GM taksit, vergi vs. ödemek durumunda olduğunda bölümlerden
ayrı ayrı para topluyordu. Bu yeni sistem bu ayrı hesapları ortadan kaldırdı ve
nakit kontrolünü merkezi bir şirket işlevi olarak kendinde topladı. Sonuç,
şirketin kredi alımlarında hızlı bir artış, daha iyi bankacılık ilişkileri ve
ayrıca kısa vadeli ve güvenli mali tahvillere yatırım sayesinde gelir artışı
oldu.
18. GM, satmak istediği araç sayısını dörder aylık
tahminlerle belirlemeye başladı. Sloan üretime devam için gereken parayı
vermeden önce bölümlerin üretim programları yapmalarını zorunlu hale getirdi.
19. Esasen
Smithsonian sadece bir müze işletmecisi olarak görülebilir ama bu bakış, bu
büyük tarihi kuruluşun yaptıklarını ve başardıklarını küçümsemek olur. Bu
kuruluşun 18 farklı müze veya galerisi vardır: Washington D.C.’deki Zooloji
Parkı, yedi araştırma merkezi ve birçok dergi, postayla satış kataloğu, ürün
geliştirme, eğlence vs. alanlarını kapsayan Smithsonian İş İlişkileri birimi
bunlardan bazılarıdır.
(Gerçek şudur ki Smithsonian, Paris’teki Louvre ve
Londra’daki British Museum’un ziyaretçilerinin toplamından daha fazlasını
kendine çeker. Dulles Havaalanı yanındaki Hava ve Uzay binası dünyadaki en
büyük kapalı alandır.)
20. Smithsonian hakkında az bilinen bir gerçek de
6.300 tam zamanlı çalışanının yüzde 80’inin devlet memuru olduğudur. Bu
çalışanlar ABD ordusu veya diğer tam zamanlı federal memurlarla aynı
maaşlandırmaya, sağlık ödemelerine vs. tabidirler. Ve bunların özel iş
tanımlamaları –mesela sanat restoratörü veya hayvan postu doldurucusu– diğer
devlet memurları gibi net biçimde tanımlanmış ve kodlanmıştır. Çalışanların
kalan yüzde 20’si de farklı maaş ve imkânları olan “vakıf görevlileri”dir. Bu
iki yönlü adam çalıştırma sistemi bütün çalışanlar devlet memuru olmadığından
Smithsonian’a belli ölçüde devletten bağımsızlık sağlar.
Bu büyük kuruluşu yönetmek için ayrılan işletme
bütçesi 600 milyon dolardır, bu paranın yüzde 70’i tahsisat, bağış ve
sözleşmeli olarak devletten gelir. İşletme bütçesinin kalanı bireysel ve şirket
üyeliği programlarıyla özel sektörden gelir. Kuruma yapılan genel bağışlar da
vardır, bunlarla özel bir müze veya araştırma merkezi veya bazen özel, tek bir
sergi veya araştırma projesi de desteklenebilir.
21. Sloan’ın
GM’i bütünleşmiş bir varlık haline getirmek için yaptığı başarılı şirket
kampanyası gibi Smithsonian Magazine adlı dergi de iki milyon abonesiyle bir
merkezi yönetici kavramını yerleştirmeye çalışmaktadır. Dergi Amerikan kültürü,
sanatı, müziği, doğal tarihi ve modern toplumu hakkında yazılar içerir.
22. Smithsonian,
birçok dalda işletmeleri kendisinin yürüttüğünün kamu tarafından hatırlanmasını
sağlamak için, bireysel müze ve galerilerin üstüne internette bile kendi adını
yazar. Bu isim yedi araştırma merkezinin başına da yazılır. Ek olarak beyaz
veya sarı renkte parlayan bir güneş, bütün Smithsonian işletmelerinde etkin bir
logo olarak görülür (tıpkı General Electric’in el yazısı logosu gibi).
23. Sloan şöyle demişti: “Otomobil dağıtımında
bayinin önemi iki yönlüdür. Birincisi, birçok sanayide olduğu gibi, bayi
müşteriyle doğrudan temas içindedir; ikincisiyse aracı satan anlaşmayı yapar ve
işi bağlar.”
24. 1980’lerdeki bir otomobil tüketicisi
araştırması, her Amerikalının zaten bildiği bir gerçeği ortaya çıkardı: Ülkenin
her yerindeki müşteriler kendi mahallelerinde bulunan bayilerden yeni veya eski
otomobil almaktan nefret ediyorlardı. Bayiler ve bunların satış görevlileri oto
alımında seçenek özgürlüğü olmayan, saf bir insan topluluğundan muazzam (ve
haksız yere) kazanç sağlayan; çalmakta ustalaşmış kazıkçılar olarak
nitelendiriliyordu.
25. Piyasaya çıkan ilk Pontiac modeli “Altıların
Şefi”, 1926 New York Oto Show’da sergilenen ilk altı silindirli otomobildi.
Böylece Pontiac’ın meşhur Kızılderili reisiyle ilişkisi başlamış oldu, daha
sonra bir Kızılderili’nin stilize başı logo olarak kullanılarak bu ilişki
geliştirilecekti.
26. Tarihsel olarak 1920’lerde GE esas itibarıyla
bir ağır sanayi elektrik ekipmanı üreticisi olarak biliniyordu (türbinler ve
motorlar). Ampulleri (o zamanlar lamba denirdi) ve elektrikli vantilatörleri
doğrudan halka sunulan birkaç ürününden ikisiydi. Mantıklı düşünüldüğünde
ülkenin çok çeşitli fabrikalarına ve demiryollarına satış yapan bir şirketin,
tüketici pazarı için herhangi bir halkla ilişkiler kampanyasına girmesine gerek
yoktu. İnsanların GE hakkında hatırladıkları –eğer bir şey hatırlıyorlarsa–
Thomas Edison’un işi başlattığı ve 1892 yılında şirketleştiğiydi.
27. GE harflerinin kökeni bilinmemektedir. New
York’taki – GE’nin doğum yeri– Schenectady Müzesi’nin arşivi bu logonun ilk
olarak 1898 yılında kordonsuz bir pervanede bir madalyon olarak görüldüğünü
söylüyor, ancak tasarımcının adı bilinmiyor. Ama bazı tarihçiler de benzer bir
logonun asırlar önce bir Çinli savaşçı tarafından savaş nişanı olarak
kullanıldığını söylüyorlar.
28. Çoğunlukla birbiriyle ilişkili bir dizi marka
pazarlayan ve satan bir şirket bütün şirketin yararına olacak geniş bir reklam
mesajı bulabilir. Bu tür reklamlar yarı-kurumsaldır; çünkü asıl amacı satışları
arttırmaktır, iyi niyet ifadesi değil.
29. Nike’ın logosu 1971 yılında bir Oregon
Üniversitesi öğrencisi olan Carolyn Davidson tarafından yapılmıştı. Bu iş
karşılığında 35 dolar almıştı. Davidson eğik tasarımın tanrıça Nike’ın
kanadından esinlendiğini söyledi. 1983 yılında bu unutulmaz logonun takdiri için
ona logo tasarımlı bir elmas yüzük seti ve şirket hisseleri verdiler.
30. Ford Motor Şirketi’nin bir başka kampanyası
“İşte mutlu Ford sürücülerinden biri daha gidiyor” bir pazarlama veya
reklamcılık dersinde durumu incelemiş olan, işletme yüksek lisansı yapan
öğrenciler tarafından çok iyi hatırlanacaktır. Kampanyanın sebepleri, mesajı ve
nasıl ve ne zaman yayımlandığı, satın alma sonrası davranışı etkileyen klasik
bir psikoloji vakası çalışmasıdır.
31. “Mutluluk” kampanyası Profesör Leon Festinger’in
1940’larda ifade ettiği “bilişsel çelişki” teorisinin otomobil alım davranışına
uygulanmasıyla ortaya çıkmıştı. Bilişsel çelişki insanların inançlarında
tutarlılık ve güvence aradıklarını ve kendi görüşlerine ters düşen teori veya
inançlardan kaçındıklarını ifade eden bir teoridir. Festinger incelemesinde
Ford alıcılarının Ford reklamlarını özel olarak okuma eğiliminde olduklarını ve
bütün reklamlar aynı dergide yayımlandığında bile Chevrolet veya Plymouth
reklamlarını gözden tamamen uzak tuttuklarını gösteriyordu.
32. 1960’ların
ortasında Ford şirketinde yapılan bir araştırma gösterdi ki, yeni Ford otomobil
sahipleri otomobillerini sürerken aktif olarak diğer Ford otomobillerini
arıyorlardı. Eğer birçok benzer Ford modeli tespit ederlerse bu onların Ford
almakla doğru bir karar verdiklerini onaylıyordu. Benzer Ford marka veya
modellerinin yokluğu–ya da çok fazla Chevrolet görmek– yanlış otomobil tercihi
yapmış olmaktan doğan bir uyumsuzluk yaratıyordu.
33. Ford’un
diğer kurumsal reklamlarından en önemli ikisi, 1930’lardaki “Geçen Ford’u
seyret” ve daha sonra 1968 yılındaki “Ford’un daha iyi bir fikri var” idi.
İkincisi ampul grafiğini mükemmel biçimde kullanmıştı. Ford bugün de kurum
reklamlarını hatırı sayılır bir başarıyla sürdürüyor.
34. 1997
yılında MasterCard “Paha Biçilemez” başlıklı yeni bir dizi reklama başladı. Bu
kampanyada Amerikalılar günlük ortamlarında kredi kartlarını arkadaşlarına ve
ailelerine hediyeler vermek gibi bencil olmayan amaçlarla kullanıyorlardı.
Slogan şöyleydi: “Paranın satın alamayacağı bazı şeyler vardır. Geri kalan her
şey için MasterCard yeter.”
35. Ekim 1997 yılında başladığından beri
MasterCard’ın “Paha Biçilemez” kampanyası küresel reklamcılıkta bir durum
çalışması olacak kadar değerli hale geldi. Sanayideki bütün büyük yaratıcılık
ödülleriyle birlikte 100’den fazla bireysel ödül aldı. “Paha Biçilemez”,
MasterCard’ın işini büyütmesine yardım etti ve bu kampanyanın şimdiye kadar
yaratılmış en başarılı kampanyalardan biri olduğu sürekli vurgulanır.
36. Kurum
veya şirket reklamları ürün veya hizmet reklamlarından farklıdır; çünkü bu
reklamların esas amacı halkta ve önde gelen kanaat önderlerinde olumlu düşünce
yaratmaktır. En geniş anlamıyla kurumsal reklamın amacı, şirketin övgüye değer
misyonunu veya onurlu çalışmasını ifade ederek iyi niyet oluşturmaktır.
37. Zararlı
şirket haberleriyle bombardımana tutulan kamuoyu, herhangi bir büyük kurumsal
kampanyaya olasılıkla ilgisiz kalacaktır. İyi niyet mesajı ya olumsuz şirket
veya örgüt öykülerinden oluşan yığını delmeyi başaramayacaktır ya da başarsa
bile şüphe doğuracaktır.
38. Şirketler
için yeni bir fikir, halkla yüz yüze görüşebilmeleri için daha uzun süreli iyi
niyet reklamlarını (mesela 90 saniye) internette kullanmalarıdır. Amerikan
internet kullanıcılarının yüzde 40’tan fazlasının (hızlı internet bağlantısı
sağlayan) geniş bant kullanıcıları olmaları nedeniyle, bazı insanlara bir zaman
diliminde ulaşma olasılığı vardır.
39. Şunu
hatırlamak önemli ki, iyi niyet düşüncesiyle yapılan kurumsal reklam bile
gerçekten satışa yardımcı oluyor. Meşhur reklamcılık efsanesi David Ogilivy
şöyle diyor: “Her reklam, marka imajı olan karmaşık sembole bir katkı olarak
düşünülmelidir.”
40. Her yıl
gelirini önemli ölçüde artıran New York’taki Alfred P. Sloan, Jr. Vakfı
ülkedeki kâr amaçlı olmayan örgütlerin en önemlilerinden biri olarak değerlendirilir
ve vakıf, değerli kurum ve projeleri destekler.
Yorumlar
Yorum Gönder