SANAT TERAPİSİ

İyileşme Sanatı

 

Sanat son derece etkileyici bir araçtır. İnsanların iletişim kurmasına destek olur. Stresle baş etmeye yardımcıdır. İnsanların, kişiliklerinin farklı yanlarını keşfetmesine olanak tanır. Psikolojide sanat, bireyin zihinsel sağlığını geliştirmek ve hatta psikolojik bozuklukların tedavisinde kullanılır. Buna verilen ad 'sanat terapisi'dir.

Sanat için gerekli olan yaratıcı süreçlerin psikoterapi tekniklerine entegre edilmesiyle ortaya çıkan sanat terapisi bireye sorunların çözümü, günlük yaşamın stresinin azaltılması, davranışlarını düzenlemesi, kişilerarası ilişki becerilerini geliştirmesi, özfarkındalık ve özdenetim yeteneğini güçlendirmesi gibi konularda yardımcı olur.

Sanat terapisi ilk kez, 1940'ta psikiyatristlerin zihinsel rahatsızlığı olan bireylerin yaptığı resimlere ilgi duymaya başlamasıyla, farklı bir terapi biçimi olarak ortaya çıktı. Aynı zamanda eğitimciler de sanat çalışmalarıyla çocuklarda gelişimsel, bilişsel ve duygusal gelişim görüldüğünü fark etmeye başlamışlardı.

 

 

SANAT TERAPİSİ NE ZAMAN KULLANILIR?

 

 

Sanat terapisine oldukça olumlu yanıt verdiği gözlemlenen gruplar vardır. Bunlar:

·       Stresle mücadele eden yetişkinler

·       Öğrenme güçlüğü çeken çocuklar

·       Beyin hasarıyla mücadele eden insanlar

·       Travmatik bir deneyim geçirmiş insanlar

·       Zihin sağlığıyla ilgili sorunlar yaşayan insanlar

Evde ya da okulda, sosyal ya da davranışsal problemler yaşayan çocuklar

·       Depresyon, anksiyete sorunu olan ya da aile içi istismara maruz kalan bireyler

 

 

Sanat Terapisi Ne Değildir?

 

Sanat terapisi bir eğlence aktivitesi olmadığı gibi, bir sanat eğitimi de değildir. Bu tür bir terapiye katılmak için öncesinde edinilmiş bir sanat bilgisine de ihtiyaç yoktur. En önemlisi de sanat terapisinde hastanın ürünü, terapist tarafından yorumlanmaz. Sanat terapisi, bireye, kendini sanatla nasıl iyileştireceğini öğretmektir.

 

NASIL ÇALIŞIR?

 

Sanat terapisinde kullanılan sanat yöntemleri boyama, resim yapma, kolaj ve heykel yapımıdır. Öncelikle hastanın kendini güvende hissedeceği bir ortam oluşturulur, sonra sanat terapisti çalışılacak konuyu belirler ya da hastayı herhangi bir yönlendirme yapmaksızın serbest bırakır.

 

Hasta, yaşadığı bir deneyim ya da olayla ilgili bir çalışma yapmaya başladığında, bu sanat süreci hastaya yaşadığı deneyim hakkında daha derince düşünme ve zihnindekileri sembol ve metaforlar halinde sanatına yansıtma imkânı verir. İyileşme ve kendini keşif sürecinin önemli bir parçası olan bu eşsiz sembol ve metaforları, hasta kendisi tanımlar.

 

Hasta, bu sembollerin anlamını bilen ve neyi sembolize ettiklerini açıklayabilecek olan tek kişidir. Bireyin iç dünyasından bir deneyimi alıp onu fiziksel bir obje halinde ortaya koyma süreci, bireyin yaşadığı deneyime uzaktan bakıp onunla ilgili konuşabilme konusunda kendini güvende hissetmesine yardımcı olur. Dolayısıyla sorunları hakkında direkt konuşmak yerine, ki bu onlar için çok zor olabilir, terapistle yaptıkları sanat çalışması üzerine konuşabilirler. Bu süreç gitgide bireyin anlayış, kendini kabul ve kendi farkındalığını artırır.

 

 

SANAT TERAPİSİNİN DİĞER FAYDALARI

 

 

Kendilik bilinci ve kendini kabulde görülen artışın yanı sıra, sanat terapisinden edinilecek başka birçok fayda vardır. Bunlar:

● Sürece aktif olarak katılıyor olmak, sıkıntı, yabancılaşma ve duyumsamazlık gibi duygularla savaşmaya yardımcı olur.

● Karar verme ve seçimler yapma konusunda cesaretlendirir.

● Yaratıcılığı geliştirir. Bu sayede birey zorlu durumlara farklı yaklaşımlar geliştirebilir.

● Katarsis yani olumsuz duygulardan arınma meydana gelebilir.

● Kişilerarası ve sosyal öğrenme yaşanır.