Secret Çekim Yasası - Lynn Grabhorn -1-


Hayatımızda okuduğumuz çoğu kitap bizlere yeni ufuklar ve bakış açıları kazandırır. Kimi kitaplar ise hayatımıza yön verme konusunda bizlere yol gösterir. Şuan okumakta olduğum bu kitap da hayatımıza yön verebileceğini düşündüğüm bir kitaptır. Buyüzden Çekim yasası kitabındaki altın bilgileri sizlere de sunmak istedim.  Bu bilgilerden bazıları şunlardır ;

🌟 Düşünceyle değil duyguyla yaratırız!

🌟 Çekim Yasası -benzerler benzerleri çeker- kesin bir yasadır ve kişiliklerle bir ilgisi yoktur. Kimse bu yasanın dışına çıkamaz, çünkü bu evrenin yasasıdır.

🌟 Eğer yaşamımızı değiştirmek istiyorsak, daha fazla bolluk, sağlık, güven veya mutluluk istiyorsak, duygularımızı manipüle etmeyi öğrenmemiz gerekiyor.

🌟 Belki de bize öğretilen en yıkıcı şey; hayatın önüne geçilmeyen ve Kader adı verilen koşullar dizisinden ibaret olduğu. Doğduğumuz aile ve büyüdüğümüz ortam hep kaderin bir parçasıdır. 

🌟 Bizi gerçek potansiyelimizi yaşamaktan alıkoyan en büyük engel çocukluk günlerimizden geliyor. Çocukluğumuzda bize her şeyin hatalı ve kusurlu yönünü aramamız öğretiliyor.

🌟Bu evrendeki her şey enerjiden oluşuyor; siz, ben, kaya, masa, çimenler.




🌟 Gönderdiğimiz titreşimsel dalgalar (duygular) manyetik olarak yüklü olduğu için, biz yürüyen mıknatıslarız ve aynı frekansta ya da dalga boyunda olan her şeyi dünyamıza çekiyoruz.

🌟 İster yüksek titreşimli neşe olsun ister düşük titreşimli üzüntü; titreşimsel olarak dışarı ne gönderirsek, onu geri çekiyoruz. Titreşimleri başlatan biziz.

🌟 Etten ve kandan oluşuyor görünebiliriz, ama bizi asıl oluşturan; manyetik enerjidir!

🌟 Bir şeyi ne kadar yoğun bir şekilde ve ne kadar duygularımızı katarak düşünürsek, o hayatımızda giderek daha büyük ve daha güçlü hale gelir. Aynı durum, istediğimizin yokluğu için de geçerlidir.

🌟 Başımıza gelen şeylerin fiziksel olarak yaptıklarımızla, ne kadar değerli olduğumuzla, ne kadar iyi olduğumuzla ilgisi yoktur. Bunun sadece nasıl titreştiğimizle ilgisi vardır! Bu hissetmek anlamına gelir. Bu, çekmek anlamına gelir.

🌟 İyi şans, kötü şans, tesadüf diye bir şey yok. Her şeyi düşüncelerimizle ve duygularımızla biz yaratıyoruz; iyi ya da kötü koşulları tıpkı arıları çeken bal gibi çekiyoruz. Bizler güçlü mıknatıslarız.


🌟 Biz dünyaya durmadan mücadele edip acı çekmek için değil, gelişmek, ilerlemek, başarılı olmak ve keyif sürmek için geldik. Öğrenirken eğlenmek, acı çekmeden büyümek, bilgi sahibi olarak ve enerjimizi kullanmayı öğrenerek isteklerimize ulaşmak için geldik.

🌟 Yaratma süreci her yerde aynıdır; söz konusu olan ister bir yıldız sistemi olsun ister bir kot tasarımı fark etmez. Uygun duyguyla birleştirdiğiniz düşünceyi bir şeye yöneltin... bu uygun titreşimi yaratacaktır... Ve sonuç ortaya çıkacaktır.

🌟 Dolu dolu, tatmin edici bir yaşam sürmenin tek bir basit tekniği vardır:

İyi duyguları kötü duygulardan ayırmayı öğrenmek.

Bu kadar. Bunu yapmayı öğrenirseniz, iş bitti demektir. Yüreğinizin arzuladığı her şeyi yaratabilirsiniz.

🌟 Hiç kimse bir cam parçası yutup kendini iyi hissetmeyi bekleyemez; oysa kasvetli duygu ve düşüncelerimizle hepimiz bütün gün bunu yapıyoruz. 

🌟 İmrenmek, dilemek, özlemek, hatta umut etmek, istediğimiz şeyler üzerinde yoğunlaşma faaliyetleri değildir. Bunlar, cesaretsizlikten ve istediğimiz şeyi asla elde edemeyeceğimize dair karamsar inançlardan doğan yoksunluk duygusundan kaynaklanarak titreşen olumsuz düşüncelerdir sadece. Bu duygu ve düşünceler var olduğu sürece, istediğimiz şeyi elde etmemiz mümkün olmaz.

🌟 Neyin üzerinde yoğunlaşırsak onu elde ederiz; eğer bir şeyin yokluğu üzerinde yoğunlaşırsak, bu yokluğu yaşamaya devam ederiz. Çünkü her gün her dakika evrenin bize sunduğu her şey, bizim titreşimlerimizle bağlantılıdır.


🌟Bir şeyi ne kadar çok düşünürsek, bu ister arzuladığımız ister arzulamadığımız bir şey olsun, bunun gerçekleşmesi o oranda hızlanır.

🌟 Hayatı sürekli koşulların kurbanı olarak yaşarsanız, her zaman nesnelerin ve insanların kusurları üzerinde yoğunlaşırsanız, asla istediğiniz gibi bir hayata kavuşamazsınız. Değişmeyi ve bir şeyleri değiştirmeyi ister durursunuz, o kadar.

🌟 Hayatımızda olanlar, üzerinde yoğunlaştığımız şeylerin sonucu. Bu yoğunlaşmanın büyük bölümü küflü inançlardan, küçüklüğümüzden beri kafamıza sokulmaya çalışılan, bizim de körü körüne benimsediğimiz eski felsefelerden kaynaklanıyor. Hâlâ bunların etkisinde olduğumuz için gerçeği göremiyoruz.

🌟 İstemediğiniz şeylerden söz ederseniz ve bunların her birinden söz ederken on altı saniye süreyle duygularınıza katarsanız, bu şey sizin bir parçanız haline gelir, günlük titreşiminizin de bir parçası olur.

🌟Bir şeyi tekrar tekrar düşünürseniz, bir düşünce spirali yaratarak onun manyetik merkezi çevresindeki bir başka şeyi de kendinize doğru çekmiş olursunuz.

🌟İstemediğiniz tek bir şey üzerinde yoğunlaşmanız, başınıza bundan daha kötü şeylerin gelmesine yol açabilir.

Yorumlar

Popüler Yayınlar