İngiltere'de Cam Tavan Sendromuna Karşı Alınan Önlemler
Giriş
Cam tavan sendromu, İngiltere de dahil olmak üzere birçok ülkede iş hayatında kadınların ve azınlık gruplarının karşılaştığı önemli bir engeldir. Bu görünmez bariyer, yetenekli bireylerin belirli bir seviyeye kadar yükselmesine izin verirken, en üst yönetim ve liderlik pozisyonlarına ulaşmalarını engeller. İngiltere, toplumsal cinsiyet eşitliği ve çeşitlilik konularında önemli adımlar atmış olsa da, cam tavan sendromu hala varlığını sürdürmektedir. Bu makalede, İngiltere'de cam tavan sendromuna karşı alınan yasal düzenlemeler, kurumsal inisiyatifler, hükümet politikaları ve diğer önlemler detaylı bir şekilde incelenecektir.
İngiltere'de Cam Tavan Sendromunun Görünümü
İngiltere'de kadınların iş gücüne katılım oranı yüksek olmasına rağmen, üst düzey yönetim pozisyonlarında temsil oranları hala düşüktür. FTSE 100 şirketlerinin yönetim kurullarında kadın temsil oranı son yıllarda artış gösterse de, CEO ve başkan gibi en üst pozisyonlarda kadınların sayısı hala sınırlıdır. Benzer şekilde, etnik azınlık grupları da iş gücünde önemli bir yer tutmalarına rağmen, liderlik pozisyonlarında yeterince temsil edilmemektedirler.
Cam tavan sendromunun İngiltere'deki nedenleri, Türkiye'dekine benzer şekilde çok yönlüdür. Toplumsal cinsiyet rolleri ve stereotipler, bilinçaltı önyargılar, mentorluk ve sponsorluk eksikliği, ağ oluşturma fırsatlarının eşitsizliği, iş-yaşam dengesi zorlukları ve kurumsal kültürdeki yapısal engeller bu sendromun temelinde yatan faktörler arasındadır.
İngiltere'de Cam Tavan Sendromuna Karşı Yasal Düzenlemeler
İngiltere, ayrımcılıkla mücadele ve eşitliği teşvik etme konusunda kapsamlı bir yasal çerçeveye sahiptir. Bu çerçeve, cam tavan sendromunun etkilerini azaltmayı amaçlayan önemli düzenlemeler içermektedir.
Equality Act 2010 (Eşitlik Yasası 2010)
Equality Act 2010, İngiltere'de ayrımcılığı yasaklayan temel mevzuattır. Bu yasa, daha önceki çeşitli ayrımcılık yasalarını tek bir çatı altında birleştirerek, ayrımcılığın daha geniş bir yelpazesini kapsamakta ve daha güçlü bir koruma sağlamaktadır. Yasa, dokuz korunan özelliği (protected characteristics) temel alarak ayrımcılığı yasaklar: yaş, engellilik, cinsiyet yeniden atama, evlilik ve medeni ortaklık, hamilelik ve analık, ırk, din veya inanç, cinsiyet ve cinsel yönelim.
Equality Act 2010'un cam tavan sendromuyla ilgili önemli hükümleri şunlardır:
Doğrudan Ayrımcılık (Direct Discrimination): Bir kişinin korunan bir özelliği nedeniyle diğerlerinden daha az elverişli muamele görmesi yasaktır. Örneğin, sırf cinsiyeti nedeniyle bir kadının terfi ettirilmemesi doğrudan ayrımcılık teşkil eder.
Dolaylı Ayrımcılık (Indirect Discrimination): İlk bakışta ayrımcı görünmeyen ancak belirli bir korunan özelliği taşıyan kişileri diğerlerinden orantısız bir şekilde dezavantajlı duruma sokan bir hüküm, kriter veya uygulama yasaktır. Örneğin, tüm üst düzey yöneticilerin tam zamanlı ve uzun saatler çalışmasını şart koşan bir politika, çocuk bakımı gibi sorumlulukları olan kadınları dolaylı olarak dezavantajlı duruma sokabilir.
Taciz (Harassment): Bir kişinin korunan özelliğiyle ilgili olarak aşağılayıcı, düşmanca, onur kırıcı veya rahatsız edici bir ortam yaratan davranışlar yasaktır. Cinsiyetçi şakalar veya kadınların yeteneklerini küçümseyen yorumlar taciz olarak değerlendirilebilir.
Mağdurlaştırma (Victimisation): Bir kişinin Equality Act kapsamında ayrımcılık veya taciz iddiasında bulunması veya bu konuda bir soruşturmaya katılması nedeniyle olumsuz muamele görmesi yasaktır.
Equality Act 2010, işe alım, terfi, eğitim, ücretlendirme ve işten çıkarma gibi tüm iş ilişkisi aşamalarında ayrımcılığı yasaklayarak cam tavan sendromunun oluşmasına katkıda bulunan ayrımcı uygulamaların önüne geçmeyi amaçlamaktadır.
Gender Pay Gap Regulations 2017 (Cinsiyet Ücret Farkı Düzenlemeleri 2017)
Bu düzenlemeler, İngiltere'deki büyük işverenlerin (250 veya daha fazla çalışanı olan) her yıl cinsiyet ücret farkı raporlarını yayınlamalarını zorunlu kılmaktadır. Raporlar, erkek ve kadın çalışanların ortalama ve medyan ücretlerindeki farkı, kadın ve erkeklerin ücret aralıklarındaki dağılımını ve prim ödemelerindeki cinsiyet farkını içermelidir.
Cinsiyet ücret farkı raporlaması, cam tavan sendromunun bir sonucu olarak ortaya çıkabilen ücret eşitsizliklerini görünür kılmayı ve işverenleri bu farkları gidermek için harekete geçmeye teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Raporlar, işverenlerin kendi performanslarını değerlendirmelerine ve iyileştirme alanlarını belirlemelerine yardımcı olurken, kamuoyunu ve hissedarları da işverenler üzerinde baskı kurarak daha fazla şeffaflık ve hesap verebilirlik sağlanmasına katkıda bulunur.
Positive Action (Pozitif Ayrımcılık)
Equality Act 2010, belirli koşullar altında pozitif eylemlere izin vermektedir. Pozitif eylem, belirli bir korunan özelliği taşıyan ve dezavantajlı durumda olan grupların iş hayatında daha iyi temsil edilmelerini sağlamak amacıyla geçici olarak uygulanan önlemleri ifade eder.
Yasa, işverenlerin aşağıdaki durumlarda pozitif eylemde bulunmasına izin verir:
Temsil Eksikliği: Belirli bir korunan özelliği taşıyan kişilerin iş gücünün belirli bir bölümünde veya belirli pozisyonlarda orantısız bir şekilde az temsil edilmesi.
Meşru Amaç: Pozitif eylemin, temsil eksikliğini gidermek gibi meşru bir amaca hizmet etmesi ve orantılı olması.
Pozitif eylem, örneğin, eşit nitelikteki adaylar arasından az temsil edilen cinsiyetteki adayın tercih edilmesi veya belirli gruplara yönelik özel eğitim ve gelişim programları düzenlenmesi şeklinde uygulanabilir. Ancak, yasa, sırf bir korunan özellik temelinde bir kişiyi diğerine tercih etmeyi veya ayrımcılık yapmayı yasaklamaktadır. Pozitif eylem, yalnızca temsil eksikliğini gidermek ve eşit fırsatlar yaratmak amacıyla geçici bir önlem olarak tasarlanmıştır.
Kurumsal İnisiyatifler ve İyi Uygulamalar
Yasal düzenlemelerin yanı sıra, İngiltere'deki birçok şirket cam tavan sendromuyla mücadele etmek ve daha çeşitli ve kapsayıcı işyerleri oluşturmak için çeşitli inisiyatifler ve iyi uygulamalar benimsemiştir. Bunlardan bazıları şunlardır:
Çeşitlilik ve Kapsayıcılık Politikaları: Birçok şirket, cinsiyet, etnik köken, engellilik ve diğer korunan özelliklere dayalı ayrımcılığı açıkça yasaklayan ve çeşitliliği teşvik eden kapsamlı politikalar geliştirmiştir. Bu politikalar, işe alım, terfi, eğitim ve gelişim süreçlerine entegre edilmektedir.
Bilinçaltı Önyargı Eğitimleri: Şirketler, çalışanlarının bilinçaltı önyargılarının farkına varmalarını ve bu önyargıların karar alma süreçlerini nasıl etkileyebileceğini anlamalarını sağlamak için eğitim programları düzenlemektedir. Bu eğitimler, daha adil ve objektif kararlar alınmasına yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
Mentorluk ve Sponsorluk Programları: Kadınların ve azınlık gruplarının kariyerlerinde ilerlemelerine yardımcı olmak için mentorluk ve sponsorluk programları yaygınlaştırılmaktadır. Üst düzey yöneticilerin deneyimlerini ve bağlantılarını paylaştığı bu programlar, katılımcıların görünürlüğünü artırmakta ve yeni fırsatlara erişmelerini sağlamaktadır.
Ağ Oluşturma Grupları (Employee Resource Groups - ERGs): Şirketler bünyesinde kadın çalışanlar, etnik azınlıklar, LGBTQ+ bireyler ve diğer gruplar için ağ oluşturma grupları kurulmaktadır. Bu gruplar, üyelerine destek, mentorluk, kariyer geliştirme fırsatları ve şirket politikalarına geri bildirim sağlama imkanı sunmaktadır.
Esnek Çalışma Düzenlemeleri: Şirketler, çalışanların iş ve özel hayat dengesini kurmalarına yardımcı olmak için uzaktan çalışma, esnek saatler ve iş paylaşımı gibi esnek çalışma düzenlemelerini yaygınlaştırmaktadır. Bu düzenlemeler, özellikle çocuk bakımı gibi sorumlulukları olan kadınların kariyerlerini sürdürmelerine olanak tanımaktadır.
Şeffaf Terfi Süreçleri: Terfi kriterlerinin açıkça tanımlanması ve değerlendirme süreçlerinin şeffaf bir şekilde yürütülmesi, önyargıların etkisini azaltmaya yardımcı olmaktadır. Bazı şirketler, terfi kararlarında çeşitlilik hedeflerini de dikkate almaktadır.
Yönetim Kurullarında Çeşitlilik Hedefleri: Birçok şirket, yönetim kurullarında cinsiyet ve etnik çeşitliliğini artırmaya yönelik hedefler belirlemekte ve bu hedeflere ulaşmak için çaba göstermektedir. Hükümet ve yatırımcılar da bu konuda şirketler üzerinde baskı oluşturmaktadır.
Hükümet Politikaları ve Girişimleri
İngiltere hükümeti de cam tavan sendromuyla mücadele etmek ve toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik etmek için çeşitli politikalar ve girişimler uygulamaktadır.
The Hampton-Alexander Review ve The Parker Review: Bu bağımsız incelemeler, FTSE şirketlerinin yönetim kurullarında ve üst düzey yönetim pozisyonlarında kadın ve etnik azınlık temsilini artırmaya yönelik hedefler belirlemiş ve şirketlerin bu hedeflere ulaşması için çağrıda bulunmuştur. Bu incelemeler, şirketler üzerinde önemli bir etki yaratmış ve temsil oranlarında belirgin artışlar sağlanmıştır.
Think Tank ve Araştırma Kuruluşlarının Çalışmaları: Çeşitli düşünce kuruluşları ve araştırma kurumları, cam tavan sendromunun nedenlerini ve sonuçlarını araştırmakta ve politika önerileri geliştirmektedir. Bu çalışmalar, kamuoyunun bilinçlenmesine ve hükümet politikalarının şekillenmesine katkıda bulunmaktadır.
Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonu (Equality and Human Rights Commission - EHRC): EHRC, Equality Act 2010'un uygulanmasını denetleyen ve ayrımcılık mağdurlarına destek sağlayan bağımsız bir kamu kuruluşudur. EHRC, ayrımcılık vakalarını soruşturabilir, yasal işlem başlatabilir ve politika tavsiyelerinde bulunabilir.
Çeşitlilik Şartları ve Teşvikler: Hükümet, bazı sektörlerde çeşitlilik şartları getirebilir veya çeşitliliği teşvik eden şirketlere yönelik teşvikler sağlayabilir. Örneğin, kamu ihalelerinde çeşitlilik kriterleri dikkate alınabilir.
Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü
Kadın hakları ve eşitlik alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları (STK'lar), cam tavan sendromuyla mücadelede önemli bir rol oynamaktadır. STK'lar, farkındalık yaratma kampanyaları düzenlemekte, ayrımcılık mağdurlarına destek sağlamakta, politika önerileri geliştirmekte ve hükümet üzerinde baskı kurarak daha etkin önlemler alınmasını talep etmektedirler.
Karşılaşılan Zorluklar ve İyileştirme Alanları
İngiltere, cam tavan sendromuyla mücadelede önemli ilerleme kaydetmiş olsa da, hala aşılması gereken zorluklar bulunmaktadır.
Bilinçaltı Önyargıların Sürekliliği: Yasal düzenlemeler ve kurumsal politikalar ayrımcılığı yasaklasa da, bilinçaltı önyargılar karar alma süreçlerinde etkili olmaya devam edebilir. Bu önyargıları tamamen ortadan kaldırmak uzun vadeli ve sürekli çaba gerektiren bir süreçtir.
Kültürel Değişimin Yavaşlığı: İşyeri kültüründeki derinlemesine yerleşmiş normları ve beklentileri değiştirmek zaman alabilir. Liderlik rollerine ilişkin geleneksel algıları kırmak ve daha kapsayıcı bir kültür oluşturmak için sürekli çaba göstermek gerekmektedir.
Veri Toplama ve Analizindeki Eksiklikler: Bazı sektörlerde ve pozisyonlarda çeşitlilik verilerinin yeterince toplanmaması ve analiz edilmemesi, sorunun boyutlarının tam olarak anlaşılmasını ve etkili çözümler geliştirilmesini zorlaştırabilir.
Yaptırım Mekanizmalarının Etkinliği: Ayrımcılık vakalarında uygulanan yaptırımların caydırıcılığı artırılabilir ve mağdurların haklarını daha etkin bir şekilde aramaları sağlanabilir.
Sonuç
İngiltere, cam tavan sendromuna karşı kapsamlı bir yasal çerçeve, kurumsal inisiyatifler ve hükümet politikaları uygulamaktadır. Equality Act 2010 ve Gender Pay Gap Regulations gibi düzenlemeler, ayrımcılığı yasaklamakta, şeffaflığı artırmakta ve işverenleri hesap verebilir kılmaktadır. Kurumsal çeşitlilik ve kapsayıcılık politikaları, mentorluk ve sponsorluk programları gibi iyi uygulamalar, kadınların ve azınlık gruplarının kariyerlerinde ilerlemelerine destek olmaktadır. Hükümetin ve sivil toplum kuruluşlarının çabaları da bu alanda önemli bir rol oynamaktadır.
Ancak, cam tavan sendromu hala İngiltere iş hayatında bir sorun olmaya devam etmektedir. Bilinçaltı önyargılar, kültürel engeller ve veri toplama eksiklikleri gibi zorlukların aşılması gerekmektedir. Daha güçlü yaptırım mekanizmaları, sürekli farkındalık artırma çalışmaları ve kapsayıcı liderlik anlayışının yaygınlaştırılması, İngiltere'de cam tavanın kırılması ve gerçek anlamda eşit fırsatların yaratılması için kritik öneme sahiptir. İngiltere'nin bu alandaki deneyimleri, diğer ülkeler için de önemli dersler ve ilham kaynakları sunmaktadır.
Yorumlar
Yorum Gönder